Samsunlu Avukatın hukuk başarısı
ÖZEL OKUL VE DERSANE ÖĞRETMENLERİNE MÜJDE Özel Okul ve Dersanelerde sözleşme zaferi
30 Haziran 2015 - 13:34
ÖZEL OKUL VE DERSANE ÖĞRETMENLERİNE MÜJDE
Özel Okul ve Dersanelerde sözleşme zaferi.
Özel okul ve dersanelerde görev yapan ve bir yıl süreli sözleşme imzalayan öğretmenlere göreve dönüş ve tazminat hakkı doğdu.
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi Özel Okul ve Dersanelerde çalışan öğretmenlere imzalatılan bir yıllık sözleşmelerin iş güvencesi hükümlerini ortadan kaldırılmayacağına karar verdi ve sözleşmesi iptal edilen öğretmenin göreve dönmesi gerektiğine hükmetti.
DEVRİM NİTELİĞİNDE KARAR
Samsunlu Avukat Hakan Gümüş, Samsun'da bir özel okulda görev yapan ve bir öğretmene birer yıllık süre ile imzalatılan sözleşmelerin iş güvencesi hükümlerini ortadan kaldırmayacağı gerekçesi ile dava açtı. Dava sonunda yerel mahkeme sözleşmenin iş güvencesi hükümlerini kaldırdığı yolunda karar vererek, işe dönüş ve tazminat taleplerini reddetti.
Ancak kararın temyiz edildiği Yargıtay 7. Hukuk dairesi devrim niteliğinde bir emsal karara imza attı.
DAVACI ÖĞRETMENE İŞE AİDE KARARI
Yerel mahkeme, sözleşme süresi bittiği için sözleşmesi yenilenmeyen bir öğretmenin açtığı davada yapılan yargılama sonucunda davacının öğretmen olarak çalıştığı, 5580 sayılı kanun uyarınca özel öğretim kurumlarında görev yapan öğretmenlerin belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışmakta olduğu, 4857 sayılı kanunun işe iade ile ilgili hükümlerinden belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan davacının yararlanamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar vermişti.
Mahkememin bu kararı üzerine davacı avukatı Hakan Gümüş kararı temyiz etti. Mahkeme dosyasını inceleyen Yargıtay 7. Hukuk Dairesi Mahkemenin gerekçesi yönünde Yargıtay uygulaması olması ile birlikte, eğitim ve öğretimin süreklilik arzetmesi, 4857 Sayılı İş Kanunu'nun 11. Maddesi'nde belirli süreli iş sözleşmesinin gerek ilk kurulmasında, gerekse yenilenmesinde esaslı unsur aranması karşısında 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'na göre çalışan yöneticiler ve öğretmenlerin, kısaca eğitim personelinin sözleşmelerinin değerlendirilmesi gerektiğini belirterek davacı öğretmenin işe iadesine karar verdi.
SÖZLEŞME SÜRE BİTSE DE KENDİLİĞİNDEN SONA ERMEZ
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi kararında, " Eğitim personeli eğitim faaliyeti devam ettiği sürece çalıştırılmakta ve emekli olsa bile iş sözleşmesi devam etmektedir. Yasadan kaynaklanan belirli süreli olma özelliği eğitim personelinin iş güvencesi hükümlerinden yararlandırılmaması eleştiri konusu yapılmaktadır. Gerçekten eğitim personeli ile ilgili yazılı sözleşme yapılması hükmü değerlendirildiğinde bu sözleşmenin belirli süreli olmaktan çok, asgari süreli iş sözleşmesi olarak değerlendirilmesi gerekir. Zira kanunun 9. maddesine göre 'Kurumlarda çalışan yönetici, öğretmen, uzman yönetici ve usta öğreticiler ile özel eğitim kurumunu temsil eden kurucu veya kurucu temsilcisi arasında yapılacak iş sözleşmesi, en az bir takvim yılı olmak üzere yönetmelikteki süreli esaslara göre yazılı olarak yapılmalıdır.'
Buradaki en az bir takvim yılı ibaresinden açıkça bir asgari süre öngörüldüğü açıktır. Eğitim ve Öğretim devam eden bir faaliyet olduğuna göre asgari süre 2 yıl da, 3 yıl da olabilir. O halde eğitim personeliile yapılan sözleşmenin yasadan kaynaklanan asgari süreli iş sözleşmesi olduğunun kabulü gerekir. Asgari süreli sözleşmeler, tarafların bildirimli fesih haklarını asgari bir süre için ortadan kaldırdıkları belirsiz süreli sözleşmelerdir. Tarafların öngördükleri asgari sürenin bitimi ile sözleşme kendiliğinden sona ermemekte, sözleşme belirsiz süreli olarak devam etmektedir." dedi.
ÖĞRETMENLERLE YAPILAN SÖZLEŞMENİN ASGARİ SÜRELİ KABUL EDİLMESİ GEREKİR
Yargıtay kararında şu gerekçelere de yer verildi: "Belirsiz süreli olarak kabul edilmelerinin nedeni, tarafların sözleşmenin sona erme zamanını belirlememiş olmalarıdır. Belirsiz süreli kabul edildikleri için asgari süreli sözleşmenin işveren tarafından sona erdirilmesi halinde işçi şartları varsa iş güvencesi hükümlerinden yararlanabilecektir.
5580 sayılı yasa kapsamındaki eğitim personeli için en az bir takvim yılı için yazılı sözleşme imzalanmaktadır. Eğitim ve öğretim devam ederken takvim yılı içinde arılan öğretmen yerine kalan süre için belirli süreli iş sözleşmesi yapılması olanağı vardır.
Ancak, eğitim ve öğretim başına asgari süreli sözleşme yapıldıktan sonra eğitim ve öğretim devam ettiği için belirli süreli iş sözleşmesi yapılması için esaslı ve yenilenmesi içinde objektif neden olmadığı sürece eğitim personeli ile yapılan sözleşmenin asgari süreli olarak kabulü gerekir."
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi yukarıdaki gerekçelerle işe dönüşü yaptırılmayan özel Eğitim Kurumu öğretmeninin işe iadesine karar verdi.
Bu karar yaklaşık 100 bini bulan özel eğitim kurumları öğretmenleri için de emsal olacak ."
Özel Okul ve Dersanelerde sözleşme zaferi.
Özel okul ve dersanelerde görev yapan ve bir yıl süreli sözleşme imzalayan öğretmenlere göreve dönüş ve tazminat hakkı doğdu.
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi Özel Okul ve Dersanelerde çalışan öğretmenlere imzalatılan bir yıllık sözleşmelerin iş güvencesi hükümlerini ortadan kaldırılmayacağına karar verdi ve sözleşmesi iptal edilen öğretmenin göreve dönmesi gerektiğine hükmetti.
DEVRİM NİTELİĞİNDE KARAR
Samsunlu Avukat Hakan Gümüş, Samsun'da bir özel okulda görev yapan ve bir öğretmene birer yıllık süre ile imzalatılan sözleşmelerin iş güvencesi hükümlerini ortadan kaldırmayacağı gerekçesi ile dava açtı. Dava sonunda yerel mahkeme sözleşmenin iş güvencesi hükümlerini kaldırdığı yolunda karar vererek, işe dönüş ve tazminat taleplerini reddetti.
Ancak kararın temyiz edildiği Yargıtay 7. Hukuk dairesi devrim niteliğinde bir emsal karara imza attı.
DAVACI ÖĞRETMENE İŞE AİDE KARARI
Yerel mahkeme, sözleşme süresi bittiği için sözleşmesi yenilenmeyen bir öğretmenin açtığı davada yapılan yargılama sonucunda davacının öğretmen olarak çalıştığı, 5580 sayılı kanun uyarınca özel öğretim kurumlarında görev yapan öğretmenlerin belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışmakta olduğu, 4857 sayılı kanunun işe iade ile ilgili hükümlerinden belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan davacının yararlanamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar vermişti.
Mahkememin bu kararı üzerine davacı avukatı Hakan Gümüş kararı temyiz etti. Mahkeme dosyasını inceleyen Yargıtay 7. Hukuk Dairesi Mahkemenin gerekçesi yönünde Yargıtay uygulaması olması ile birlikte, eğitim ve öğretimin süreklilik arzetmesi, 4857 Sayılı İş Kanunu'nun 11. Maddesi'nde belirli süreli iş sözleşmesinin gerek ilk kurulmasında, gerekse yenilenmesinde esaslı unsur aranması karşısında 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'na göre çalışan yöneticiler ve öğretmenlerin, kısaca eğitim personelinin sözleşmelerinin değerlendirilmesi gerektiğini belirterek davacı öğretmenin işe iadesine karar verdi.
SÖZLEŞME SÜRE BİTSE DE KENDİLİĞİNDEN SONA ERMEZ
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi kararında, " Eğitim personeli eğitim faaliyeti devam ettiği sürece çalıştırılmakta ve emekli olsa bile iş sözleşmesi devam etmektedir. Yasadan kaynaklanan belirli süreli olma özelliği eğitim personelinin iş güvencesi hükümlerinden yararlandırılmaması eleştiri konusu yapılmaktadır. Gerçekten eğitim personeli ile ilgili yazılı sözleşme yapılması hükmü değerlendirildiğinde bu sözleşmenin belirli süreli olmaktan çok, asgari süreli iş sözleşmesi olarak değerlendirilmesi gerekir. Zira kanunun 9. maddesine göre 'Kurumlarda çalışan yönetici, öğretmen, uzman yönetici ve usta öğreticiler ile özel eğitim kurumunu temsil eden kurucu veya kurucu temsilcisi arasında yapılacak iş sözleşmesi, en az bir takvim yılı olmak üzere yönetmelikteki süreli esaslara göre yazılı olarak yapılmalıdır.'
Buradaki en az bir takvim yılı ibaresinden açıkça bir asgari süre öngörüldüğü açıktır. Eğitim ve Öğretim devam eden bir faaliyet olduğuna göre asgari süre 2 yıl da, 3 yıl da olabilir. O halde eğitim personeliile yapılan sözleşmenin yasadan kaynaklanan asgari süreli iş sözleşmesi olduğunun kabulü gerekir. Asgari süreli sözleşmeler, tarafların bildirimli fesih haklarını asgari bir süre için ortadan kaldırdıkları belirsiz süreli sözleşmelerdir. Tarafların öngördükleri asgari sürenin bitimi ile sözleşme kendiliğinden sona ermemekte, sözleşme belirsiz süreli olarak devam etmektedir." dedi.
ÖĞRETMENLERLE YAPILAN SÖZLEŞMENİN ASGARİ SÜRELİ KABUL EDİLMESİ GEREKİR
Yargıtay kararında şu gerekçelere de yer verildi: "Belirsiz süreli olarak kabul edilmelerinin nedeni, tarafların sözleşmenin sona erme zamanını belirlememiş olmalarıdır. Belirsiz süreli kabul edildikleri için asgari süreli sözleşmenin işveren tarafından sona erdirilmesi halinde işçi şartları varsa iş güvencesi hükümlerinden yararlanabilecektir.
5580 sayılı yasa kapsamındaki eğitim personeli için en az bir takvim yılı için yazılı sözleşme imzalanmaktadır. Eğitim ve öğretim devam ederken takvim yılı içinde arılan öğretmen yerine kalan süre için belirli süreli iş sözleşmesi yapılması olanağı vardır.
Ancak, eğitim ve öğretim başına asgari süreli sözleşme yapıldıktan sonra eğitim ve öğretim devam ettiği için belirli süreli iş sözleşmesi yapılması için esaslı ve yenilenmesi içinde objektif neden olmadığı sürece eğitim personeli ile yapılan sözleşmenin asgari süreli olarak kabulü gerekir."
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi yukarıdaki gerekçelerle işe dönüşü yaptırılmayan özel Eğitim Kurumu öğretmeninin işe iadesine karar verdi.
Bu karar yaklaşık 100 bini bulan özel eğitim kurumları öğretmenleri için de emsal olacak ."
FACEBOOK YORUMLAR