SANDIĞA GİDİN, HAYIR DEYİN

Cumhuriyet Halk Partisi Samsun İl Başkanı Av. Tufan Akcagöz, referanduma kısa bir süre kala, Alaçam ve Yakakent ilçelerinde çalıştı. Alaçam ve Yakakent'te yurttaşlarla bir araya gelen Tufan Akcagöz, hayır demenin sadece bir tercih olmayıp, ülkeyi kurtarma reçetesi olduğunu söyledi. Samsun'un, referandumda kararını hayırdan yana vereceğini kaydeden Akcagöz, " İki aydır Samsun'un ilçelerindeyiz. Dere tepe, gece gündüz demeden geziyoruz ve bu halk oylamasında evet propagandası yapanların kötü niyetlerini bir bir ortaya koyuyoruz. Köy Köy geziyoruz ve bir hayır oyunun bile ne kadar önemli olduğunu anlatıyoruz. Bir çiçekle bahar olmaz derler ama bir oyla, bir hayır oyuyla bahar da gelir, yaz da gelir. Sandığa mutlaka yoğun katılım sağlanmalıdır. Kimse, benim bir oyum eksik olursa olsun, bir şey değişmez diye düşünmemelidir. Bir oy, bir oydur. O halde, hiç firesiz sandığa gitmek zorundayız. Ayrıca, bir takım manipülatif anketler ortada dolaşıyor. Bunları dikkate almamak lazım. Bunların büyük bölümü, toplumda algı yaratmaya dönük anketler. Bunu görüyoruz. Millet gergin. Millet, rahat bir nefes almak istiyor. Bu rahat nefes, 16 Nisan'da sandıktan hayır çıkması ile mümkün olabilir. Bunu unutmayalım. Gördüğüm kadarıyla, insanların çoğuna henüz hayırın nasıl bir kurutuluşu gerçekleştireceğini anlatmadan, onlar bize anlatıyorlar. Artık yeter diyenleri duydum. AKP'ye oy verip de bu referandumda hayır diyecek olduğunu söyleyenleri gördüm. Diğer parti tabalarından da hayır diyecek olanları işittim. Bu gelişmeler bize gösteriyor ki, Türkiye hayırlı bir iş yapacak ve kendisine dayatılan bu Anayasa değişikliğini elinin tersiyle itecektir" dedi.
Ülkenin FETÖ'cü darbe girişimine nasıl sürüklendiğini ve bu yapının nasıl böyle palazlandığını bu milletin artık çok iyi bildiğini ifade eden Cumhuriyet Halk Partisi Samsun İl Başkanı, " Bu topraklarda alnının teriyle, bileğinin hakkıyla bir yerlere gelenler var. Bir de soruları çalanlar var. Siz emek harcayacaksınız, birileri soruları çalacak ve sizin hakkınızı gasp edecek. Bu, gelecek hırsızlığıdır. Bu ülkede bunlar yaşandı. Biri cebinizden paranızı çalsa, bir anlamda telafisi mümkündür. Ama geleceğinizi, emeklerinizi çaldılar. Çocuklarını zar zor okullara gönderip,  dershanelere gönderip, güzel umutlar besleyenler var. Sizin gibi, bizim gibi. Birileri de soruları çalmış, hırsızlık yapmış. Peki, bu kişiler, bu cüreti, bu cesareti nereden aldı? Yıllar yılı bu örgüt, bu devletin içine nasıl çöreklendi? Bu soruların cevabını bu halk biliyor. 15 Temmuz yaşandı, sonrasında neler oldu neler. Ülke Kanun Hükmünde Kararnameler ile idare ediliyor. Şimdi şayet evet derseniz, ülke devamlı olarak bu tarz bir rejimle idare edilecek. Demokrasi hak getire. Ülkenin geleceği karartılıyor derken, kastettiğimiz şey budur. Türkiye, yalnız bir ülke haline getirilmek isteniyor. Buna izin veremeyiz. İki aydır boğazımız patlıyor, anlatmaya çalışıyoruz. Sayın Bahçeli bir cümlede özetledi. Evet bu Anayasa değişikliği, eyalete kapı aralıyor. Bunu görmek için Cumhurbaşkanı danışmanının açıklama yapması mı gerekliydi bilemiyorum. Aslında her şey ortada. Görünen köy kılavuz istemez. Her şey ortada. Bu Anayasaya evet derseniz, bölünme, parçalanma kaçınılmazdır. Bu iyi bir şey mi? Bu, sonu belli olmayan bir yola girmek demektir. Bu Anayasa'ya evet derseniz, felakete imza atmış olursunuz. Bu kötülüğü bu memlekete yapmayın. Ülkeyi, ateşe atmayın" diye konuştu.
şokhaber.net