Şehir Hastanesi Nedir?...
Şehir Hastanesi Mi? Özel Hastanemi!
10 Şubat 2017 - 10:17
Şehir Hastanesi Mi? Özel Hastanemi!...
Şehir hastanesi nedir ve kuruluş kanununda neler var ona iyi bakmak gerekir.
Öncelikle yürürlükteki şehir hastanesi kuruluş kanununa göre şehir hastanelerini devlet yapmıyor.
Şehir hastanelerini özel teşebbüs yapıyor.
Papatya ekmeğine benzeyen şehir hastanelerinin ortasında bir büyük yataklı yani otelcilik hizmeti veren bina ve etrafında branş hastaneleri var.
Yüklenici firma, kar zarar hesabı yapar ve gelir öncelikle hazine arazisi ister var ise oraya yok ise satın aldığı istediği arazide şehir hastanesini yapar.
Yap, işlet, devret yönetimiyle çalıştırır.
İdari bir yönetimi vardır, firmanın burada %51 ve kamunun %49 hakkı vardır Tüm doktor, hemşire, hasta bakıcılar, güvenlik ve temizlikçiler hastaneyi yapan ve çalıştıran firmanın elamanlarıdır. Sözleşmeli olarak performans sistemine göre yıllık sözleşmelere göre çalışırlar. Notu düşük olan idare ve tıbbi personele kapıyı anında gösterirler…
Aslında şehir hastaneleri taşeronlaştırmayı getirir.
Yüklenici firmanın en büyük müşterisi de devlettir.
Çünkü devletin memur ve işçileri şehir hastanesinden tedavi hizmeti alır. Yüklenici firma da kestiği faturayı SGK Sağlık Şube Müdürlüğü’nden anında tahsil eder.
Bir de şehir hastanesi hizmete geçtiği andan itibaren mevcut hastaneler Numune, Fatih, Kemik ve Kanuni hastanelerini yıkıp ortadan kaldıracak arazilerini de istediği gibi değerlendirmekle yetkilidir.
Konut ve plaza yapabilir. (tabii belediyeden imar alabilirse bunu da ayrıca belirtelim)
Hal böyle iken Akyazı’ya özel teşebbüs tarafından yapılması planlanan Şehir Hastanesi için TOKİ arazi verir mi? Veya satar mı?
Satarsa bu şehrin malı neden bir firmaya satılsın deriz.
Öyle ya Akyazı’da 810 dönüm arazi var. Bir kısmı stadyum diğer kısımları başta yüzme olmak üzere diğer branşlara tahsis edilmeli.
Tam bir spor kompleksi yapılmalı. Hiçbir ticari amaca hizmet etmemelidir.
Şehir bu kompleksle bütünleşmeli ve sahiplenmelidir. Asla satışına müsaade etmemelidir.
Şehrin Güney’inde binlerce dönüm bakir arazi var. Şehir hastanesi yapacak firma gidip orada arsa ve arazisini satın almalı. Helikopter pistinden her türlü sosyal donatılarına kadar tam bir sağlık kompleksi kurmalı. Vatandaş rahatça sağlık hizmeti almalıdır.
Şehir hastanesi Akyazı veya Değirmendere’de yoğunluğun içine sokulmamalıdır.
İşte burada Tabip Odası devreye girmeli… Anket ve sayımla uğraşmamalı… Şehir hastanesi kuruluş kanununu iyi okuyup inceledikten sonra bu tip açıklamaları yapmalı, boşa zaman kaybetmemelidir.
Siyasi erk ise boş küpe taş atmayı bırakıp bu şehirde kurulması planlanan Şehir Hastanesi için yüklenici firma veya çok ortaklı konsorsiyum kurmalıdır.
Bunun öncülüğünü üstlenmelidir.
Çünkü güneş balçıkla sıvanmaz!
Şehir hastanesi nedir ve kuruluş kanununda neler var ona iyi bakmak gerekir.
Öncelikle yürürlükteki şehir hastanesi kuruluş kanununa göre şehir hastanelerini devlet yapmıyor.
Şehir hastanelerini özel teşebbüs yapıyor.
Papatya ekmeğine benzeyen şehir hastanelerinin ortasında bir büyük yataklı yani otelcilik hizmeti veren bina ve etrafında branş hastaneleri var.
Yüklenici firma, kar zarar hesabı yapar ve gelir öncelikle hazine arazisi ister var ise oraya yok ise satın aldığı istediği arazide şehir hastanesini yapar.
Yap, işlet, devret yönetimiyle çalıştırır.
İdari bir yönetimi vardır, firmanın burada %51 ve kamunun %49 hakkı vardır Tüm doktor, hemşire, hasta bakıcılar, güvenlik ve temizlikçiler hastaneyi yapan ve çalıştıran firmanın elamanlarıdır. Sözleşmeli olarak performans sistemine göre yıllık sözleşmelere göre çalışırlar. Notu düşük olan idare ve tıbbi personele kapıyı anında gösterirler…
Aslında şehir hastaneleri taşeronlaştırmayı getirir.
Yüklenici firmanın en büyük müşterisi de devlettir.
Çünkü devletin memur ve işçileri şehir hastanesinden tedavi hizmeti alır. Yüklenici firma da kestiği faturayı SGK Sağlık Şube Müdürlüğü’nden anında tahsil eder.
Bir de şehir hastanesi hizmete geçtiği andan itibaren mevcut hastaneler Numune, Fatih, Kemik ve Kanuni hastanelerini yıkıp ortadan kaldıracak arazilerini de istediği gibi değerlendirmekle yetkilidir.
Konut ve plaza yapabilir. (tabii belediyeden imar alabilirse bunu da ayrıca belirtelim)
Hal böyle iken Akyazı’ya özel teşebbüs tarafından yapılması planlanan Şehir Hastanesi için TOKİ arazi verir mi? Veya satar mı?
Satarsa bu şehrin malı neden bir firmaya satılsın deriz.
Öyle ya Akyazı’da 810 dönüm arazi var. Bir kısmı stadyum diğer kısımları başta yüzme olmak üzere diğer branşlara tahsis edilmeli.
Tam bir spor kompleksi yapılmalı. Hiçbir ticari amaca hizmet etmemelidir.
Şehir bu kompleksle bütünleşmeli ve sahiplenmelidir. Asla satışına müsaade etmemelidir.
Şehrin Güney’inde binlerce dönüm bakir arazi var. Şehir hastanesi yapacak firma gidip orada arsa ve arazisini satın almalı. Helikopter pistinden her türlü sosyal donatılarına kadar tam bir sağlık kompleksi kurmalı. Vatandaş rahatça sağlık hizmeti almalıdır.
Şehir hastanesi Akyazı veya Değirmendere’de yoğunluğun içine sokulmamalıdır.
İşte burada Tabip Odası devreye girmeli… Anket ve sayımla uğraşmamalı… Şehir hastanesi kuruluş kanununu iyi okuyup inceledikten sonra bu tip açıklamaları yapmalı, boşa zaman kaybetmemelidir.
Siyasi erk ise boş küpe taş atmayı bırakıp bu şehirde kurulması planlanan Şehir Hastanesi için yüklenici firma veya çok ortaklı konsorsiyum kurmalıdır.
Bunun öncülüğünü üstlenmelidir.
Çünkü güneş balçıkla sıvanmaz!
FACEBOOK YORUMLAR