TÜBA Bilim Eğitimi OMÜ'de Başladı
TÜBA (Türkiye Bilimler Akademisi) Bilim Eğitimi Programı kapsamında; 2015 yılında Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) ile imzalanan iş birliği protokolü çerçevesinde temel bilimler öğretmenlerine yönelik “Uy
11 Eylül 2017 - 23:03
TÜBA (Türkiye Bilimler Akademisi) Bilim Eğitimi Programı kapsamında; 2015 yılında Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) ile imzalanan iş birliği protokolü çerçevesinde temel bilimler öğretmenlerine yönelik “Uygulamalı Bilim Eğitimi Kursu”nun altıncısı, Ondokuz Mayıs Üniversitesinde (OMÜ) düzenleniyor.
Eğitim Fakültesindeki açılış töreni öncesi, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, YÖK Denetleme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Safran ve MEB Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü Araştırma Geliştirme Projeler Daire Başkanı İlkay Aydın, Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç’i makamında ziyaret etti. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Rektör Bilgiç konuklarına üniversitenin hediyelerini takdim ederken TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar ise Rektör Bilgiç’e kitap hediye etti.
Bilimin Doğası, Böcek Ekolojisi ve Arazi Çalışması, Dinamik Matematik, Newton ve Einstein’ın Çekim Yasalarına Farklı Bir Bakış, Tarih ve Değerler Eğitimi ve Kimya Eğitiminde Nanoteknolojik Yaklaşımlar gibi başlıklar altında düzenlenecek bu yoğun program; öğretmenlerin, öğretme sürecinde öğrenciyle fizik, kimya, matematik, biyoloji, fen bilgisi ve tarih alanlarında çok daha etkin bir iletişim kurma ve kanıta dayalı öğretim becerilerini geliştirmeyi amaçlıyor.
OMÜ Eğitim Fakültesi Konferans Salonu’ndaki Eğitim Programı; TÜBA Bilim Eğitimi Programı Yürütücüsü ve TÜBA Asli Üyesi ve YÖK Denetleme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Safran, MEB Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü Araştırma Geliştirme Projeler Daire Başkanı İlkay Aydın, Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç ve TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar’ın açılış konuşmaları ile başladı. Açılışa ayrıca Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dursun Ali Akbulut, İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Esen,öğretim üyeleri ve öğretmenler katıldı.
Öğretmen ve öğrenci arasındaki iletişimi uygulamalı hâle getirmeliyiz
Programın ilk konuşmasında söz alan TÜBA Bilim Eğitimi Programı Yürütücüsü ve TÜBA Asli Üyesi ve YÖK Denetleme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Safran öğretmen kökenli bir akademisyen olarak bu mesleğin zorluğunu da değerini de çok iyi bildiğini vurgulayarak “Dünyanın her yerinde eğitimin kilit taşı öğretmendir. Kötü müfredat ya da hiçbir olumsuz şart iyi bir öğretmeni etkileyemez. Dünyanın hiçbir yerinde eğitimin niteliği, öğretmen niteliğinin üstünde değildir. Ancak ne yazık ki bizler bunu yeterince anlatamadık. İşte bu noktada bizler TÜBA olarak dedik ki; elimizden geldiğince öğretmenlerle bire bir iletişim kuralım. Türkiye’de eğimdeki birçok sorunun yanında matematik, fizik, kimya ve biyolojide yani genel anlamıyla fen bilgisi alanında bir sıkıntı var. Aslında bu sadece Türkiye’nin de sorunu değil, Avrupa’da da böyle, Amerika’da da böyle. Bu derslere karşı öğrenci ilgisinde, ciddi anlamda bir motivasyon düşüklüğü söz konusu. Bu noktadan hareketle de öğretmenlerimizi gruplar hâlinde toplayarak sorgulayıcı bir eğitim metoduyla öğrenci ile öğretmen arasındaki soyut iletişimi uygulamalı bir biçime nasıl kavuşturacağımız üzerine çalışmalar yaptık. Bu projede amaç uygulamaya dönük eğitimin nasıl verimli ve zengin olabileceğine yönelik. İşte bugün Samsun’da gerçekleştirdiğimiz etkinlik, altıncı proje olarak dikkat çekiyor” dedi.
Bu projeler dâhilinde üniversiteler ile iş birliği yaptıklarını ve kampüslerdeki laboratuvarları kullandıklarını belirten Prof. Dr. Safran konuşmasında şimdiye kadar da 24 üniversiteden 65 akademisyenle çalıştıklarını söyleyerek fen bilimlerinin, teorik bilgiyle sevdirilecek disiplinler olmadığına dikkat çekti.
Okulların ihtiyaçları doğrultusunda talepte bulunulmalı
Ardından konuşan MEB Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü Araştırma Geliştirme Projeler Daire Başkanı İlkay Aydın da öğretmenlerin ve eğitimcilerin temel hedefinin, vatanına ve milletine sahip çıkacak ve değerlerimizi koruyabilecek iyi ve nitelikli öğrenciler yetiştirmek olduğunu kaydederek “Bizler öğrencilerimize ne kadar temas edebilirsek, onlara ne kadar dokunabilirsek istediğimiz ve hedeflediğimiz amaçlara ulaşmamız da o kadar mümkün hâle gelir. Gelişmiş eğitim sistemlerine baktığımızda öğretmen her zaman odak noktasında yer alıp onun mesleki anlamda gelişimi de o derece ön plandadır. Bizler de MEB olarak yaklaşık 50 bin öğretmenimize merkezî olarak mesleki gelişim konusunda destek verirken bu sayı mahallî olarak da 500 binin üstüne çıkıyor. Mesleki gelişimi de öğretmenlerimizin talepleri doğrultusunda şekillendirmeye çalışıyoruz. Ancak merkezi faaliyetler, mali açıdan ve zaman yönetimi bakımından kolay değil. O yüzden mümkün olduğu kadar okullardaki ihtiyaçların belirlenerek bu yönde talepte bulunulması daha verimli sonuçlar almamızı sağlayacaktır. Bu eksende TÜBA ile altıncısını düzenlediğimiz ‘Uygulamalı Bilim Eğitimi Kursu’nun da açıkçası hâlihazırda verdiğimiz eğitimlerin en önemlilerinden biri olduğunu söyleyebilirim. 180 civarında öğretmenimizle burada teoriden çok pratiğe yönelik eğitimler ele alınacak.” değerlendirmesinde bulundu.
“Eğitime ve eğitimin içerisinde asli unsur olarak yer alan insana önem vermeyen hiçbir sistem ve hiçbir toplum kendisini geleceğe sağlıklı ve güçlü bir şekilde taşıyamaz” diyerek eğitimin önemine değinen Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç ise dünyanın çok hızlı bir değişim ve dönüşüm süreci içinde olduğunu ve buna uyum sağlanması gerektiğini dile getirdi. Bilimdeki doğruların gün gelip yanlışlanabileceğine dikkat çeken Rektör Bilgiç, insanın merakı ve şüphesiyle bilimde sürekli bir gelişim ve ilerlemenin mümkün olduğunu belirtti.
Yeni nesli en iyi şekilde donatıp eğitmeliyiz
Öğretmenlerin hayatlarımızda çok önemli ve kalıcı izler bıraktığının altını çizen Rektör Prof. Dr. Bilgiç onların duruş ve davranışlarıyla rol model olabilmelerinin, öğrencilerin sağlıklı gelişimleri açısından elzem olduğunu vurgulayarak salondaki öğretmenlere hitaben sözlerine şöyle devam etti: “Sizler, şartlar ve imkânlar ne olursa olsun, mesleğinizi en iyi şekilde icra etmeye çalıştığınız müddetçe zaten amacınıza ulaşacaksınız. Bu anlamda insanımızın geleceğe güçlü bir şekilde taşınmasını sağlayacak bir eğitim sistemin parçası olarak umarım bizler de görevimizi layıkıyla yerine getiririz inşallah. Biz bunu başaramazsak yani kendi neslimizi en iyi şekilde donatmaz ve eğitemezsek onların bir başka gücün emir kulu ve hizmet eri hâline gelmesinin önüne geçemeyiz. Nihayetinde de çok iyi beyinlerimizi alıp götürerek başka ülkelerde kendi amaçları doğrultusunda kullanabiliyorlar. Bu anlamda beyin göçünü önleyecek gelişmişliği mutlaka başarmamız lazım. Bunların en büyük mimarı da sizler olacaksınız.”
Son olarak söz alan TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar da Türkiye’nin, özellikle eğitimde, bina, öğretmen ve öğrenci sayısı, okullaşma oranı, özellikle eğitime ayrılan fonlar, bütçe büyüklüğü vb. bakımdan çok ciddi büyüme kaydettiğini ancak eğitimin etkinliği ve çıktıların niteliği bakımından aynı büyümeyi ve gelişmeyi gösteremediğimizi vurguladı.
Millî eğitim konusunda radikal değişiklikler yapılmasının zorunlu olduğuna inanıyorum
Prof. Acar konuşmasında ayrıca Türkiye’nin öğretmen seçimi ve öğretmen-insan unsurunun yönetiminden başlamak üzere milli eğitimde radikal değişiklikler yapmasının zorunlu olduğuna inandığını dile getirdi.
Prof. Dr. Acar Türkiye’deki öğretmen atamasına da dikkat çekerek şu noktalara değindi: “Türkiye’nin yetiştirdiği çok önemli bilim insanlarından TÜBA Şeref Üyemiz Prof. Dr. Fuat Sezgin Hocamızın da söylediği gibi ‘Eğitimde, öğretimde, bilimsel gelişme konusunda başarının anahtarı öğretmendir.’ Maalesef biz işin önemli faktörüne gereğince önem vermiyoruz. Eğer Türkiye’nin geleceğini inşa edecek olan kurumlarına seçilen öğretmenlerin KPSS puanına, diplomaya ve kura sistemine dayalı olarak belirlenmesinin en baştan yapılmış bir hata olduğunu söylemek isterim. Bu yüzden öğretmenlerin seçiminden, ücretlendirilmesi, ödüllendirilmesi, performans değerlendirilmesine kadar işin gerektirdiği gibi ciddiyetle ele alınmasının önemli bir ihtiyaç olduğu açıktır. Tüm yetkililerin konuya gerekli önemi vermesi gerektiğini kendime de ilgililere de hatırlatıyorum. Popüler ve tribüne yönelik yaklaşımlardan uzak durulmadığı takdirde varılacak sonuçların Türkiye’ye maliyeti yüksek olacaktır. Diğer yandan MEB tarafından bahsi geçen konular üzerinde ciddi çalışmalar yürütüldüğünü biliyoruz. Bu elbette ki geleceğimiz için çok sevindirici, yürütülen çalışmaların olumlu sonuçlarını ilerleyen süreçte göreceğimizi düşünüyorum.”
OMÜ Eğitim Fakültesinde Uygulamalı Bilim Eğitimi Kursu kapsamında 11 Eylül’de başlayan eğitimler 15 Eylül’e kadar devam edecek.
TÜBA (Türkiye Bilimler Akademisi) Bilim Eğitimi Programı kapsamında Samsun’a gelen TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, YÖK Denetleme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Safran ile Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç Samsun Valisi Osman Kaymak’a nezaket ziyaretinde de bulundular.
Eğitim Fakültesindeki açılış töreni öncesi, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, YÖK Denetleme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Safran ve MEB Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü Araştırma Geliştirme Projeler Daire Başkanı İlkay Aydın, Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç’i makamında ziyaret etti. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Rektör Bilgiç konuklarına üniversitenin hediyelerini takdim ederken TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar ise Rektör Bilgiç’e kitap hediye etti.
Bilimin Doğası, Böcek Ekolojisi ve Arazi Çalışması, Dinamik Matematik, Newton ve Einstein’ın Çekim Yasalarına Farklı Bir Bakış, Tarih ve Değerler Eğitimi ve Kimya Eğitiminde Nanoteknolojik Yaklaşımlar gibi başlıklar altında düzenlenecek bu yoğun program; öğretmenlerin, öğretme sürecinde öğrenciyle fizik, kimya, matematik, biyoloji, fen bilgisi ve tarih alanlarında çok daha etkin bir iletişim kurma ve kanıta dayalı öğretim becerilerini geliştirmeyi amaçlıyor.
OMÜ Eğitim Fakültesi Konferans Salonu’ndaki Eğitim Programı; TÜBA Bilim Eğitimi Programı Yürütücüsü ve TÜBA Asli Üyesi ve YÖK Denetleme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Safran, MEB Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü Araştırma Geliştirme Projeler Daire Başkanı İlkay Aydın, Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç ve TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar’ın açılış konuşmaları ile başladı. Açılışa ayrıca Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dursun Ali Akbulut, İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Esen,öğretim üyeleri ve öğretmenler katıldı.
Öğretmen ve öğrenci arasındaki iletişimi uygulamalı hâle getirmeliyiz
Programın ilk konuşmasında söz alan TÜBA Bilim Eğitimi Programı Yürütücüsü ve TÜBA Asli Üyesi ve YÖK Denetleme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Safran öğretmen kökenli bir akademisyen olarak bu mesleğin zorluğunu da değerini de çok iyi bildiğini vurgulayarak “Dünyanın her yerinde eğitimin kilit taşı öğretmendir. Kötü müfredat ya da hiçbir olumsuz şart iyi bir öğretmeni etkileyemez. Dünyanın hiçbir yerinde eğitimin niteliği, öğretmen niteliğinin üstünde değildir. Ancak ne yazık ki bizler bunu yeterince anlatamadık. İşte bu noktada bizler TÜBA olarak dedik ki; elimizden geldiğince öğretmenlerle bire bir iletişim kuralım. Türkiye’de eğimdeki birçok sorunun yanında matematik, fizik, kimya ve biyolojide yani genel anlamıyla fen bilgisi alanında bir sıkıntı var. Aslında bu sadece Türkiye’nin de sorunu değil, Avrupa’da da böyle, Amerika’da da böyle. Bu derslere karşı öğrenci ilgisinde, ciddi anlamda bir motivasyon düşüklüğü söz konusu. Bu noktadan hareketle de öğretmenlerimizi gruplar hâlinde toplayarak sorgulayıcı bir eğitim metoduyla öğrenci ile öğretmen arasındaki soyut iletişimi uygulamalı bir biçime nasıl kavuşturacağımız üzerine çalışmalar yaptık. Bu projede amaç uygulamaya dönük eğitimin nasıl verimli ve zengin olabileceğine yönelik. İşte bugün Samsun’da gerçekleştirdiğimiz etkinlik, altıncı proje olarak dikkat çekiyor” dedi.
Bu projeler dâhilinde üniversiteler ile iş birliği yaptıklarını ve kampüslerdeki laboratuvarları kullandıklarını belirten Prof. Dr. Safran konuşmasında şimdiye kadar da 24 üniversiteden 65 akademisyenle çalıştıklarını söyleyerek fen bilimlerinin, teorik bilgiyle sevdirilecek disiplinler olmadığına dikkat çekti.
Okulların ihtiyaçları doğrultusunda talepte bulunulmalı
Ardından konuşan MEB Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü Araştırma Geliştirme Projeler Daire Başkanı İlkay Aydın da öğretmenlerin ve eğitimcilerin temel hedefinin, vatanına ve milletine sahip çıkacak ve değerlerimizi koruyabilecek iyi ve nitelikli öğrenciler yetiştirmek olduğunu kaydederek “Bizler öğrencilerimize ne kadar temas edebilirsek, onlara ne kadar dokunabilirsek istediğimiz ve hedeflediğimiz amaçlara ulaşmamız da o kadar mümkün hâle gelir. Gelişmiş eğitim sistemlerine baktığımızda öğretmen her zaman odak noktasında yer alıp onun mesleki anlamda gelişimi de o derece ön plandadır. Bizler de MEB olarak yaklaşık 50 bin öğretmenimize merkezî olarak mesleki gelişim konusunda destek verirken bu sayı mahallî olarak da 500 binin üstüne çıkıyor. Mesleki gelişimi de öğretmenlerimizin talepleri doğrultusunda şekillendirmeye çalışıyoruz. Ancak merkezi faaliyetler, mali açıdan ve zaman yönetimi bakımından kolay değil. O yüzden mümkün olduğu kadar okullardaki ihtiyaçların belirlenerek bu yönde talepte bulunulması daha verimli sonuçlar almamızı sağlayacaktır. Bu eksende TÜBA ile altıncısını düzenlediğimiz ‘Uygulamalı Bilim Eğitimi Kursu’nun da açıkçası hâlihazırda verdiğimiz eğitimlerin en önemlilerinden biri olduğunu söyleyebilirim. 180 civarında öğretmenimizle burada teoriden çok pratiğe yönelik eğitimler ele alınacak.” değerlendirmesinde bulundu.
“Eğitime ve eğitimin içerisinde asli unsur olarak yer alan insana önem vermeyen hiçbir sistem ve hiçbir toplum kendisini geleceğe sağlıklı ve güçlü bir şekilde taşıyamaz” diyerek eğitimin önemine değinen Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç ise dünyanın çok hızlı bir değişim ve dönüşüm süreci içinde olduğunu ve buna uyum sağlanması gerektiğini dile getirdi. Bilimdeki doğruların gün gelip yanlışlanabileceğine dikkat çeken Rektör Bilgiç, insanın merakı ve şüphesiyle bilimde sürekli bir gelişim ve ilerlemenin mümkün olduğunu belirtti.
Yeni nesli en iyi şekilde donatıp eğitmeliyiz
Öğretmenlerin hayatlarımızda çok önemli ve kalıcı izler bıraktığının altını çizen Rektör Prof. Dr. Bilgiç onların duruş ve davranışlarıyla rol model olabilmelerinin, öğrencilerin sağlıklı gelişimleri açısından elzem olduğunu vurgulayarak salondaki öğretmenlere hitaben sözlerine şöyle devam etti: “Sizler, şartlar ve imkânlar ne olursa olsun, mesleğinizi en iyi şekilde icra etmeye çalıştığınız müddetçe zaten amacınıza ulaşacaksınız. Bu anlamda insanımızın geleceğe güçlü bir şekilde taşınmasını sağlayacak bir eğitim sistemin parçası olarak umarım bizler de görevimizi layıkıyla yerine getiririz inşallah. Biz bunu başaramazsak yani kendi neslimizi en iyi şekilde donatmaz ve eğitemezsek onların bir başka gücün emir kulu ve hizmet eri hâline gelmesinin önüne geçemeyiz. Nihayetinde de çok iyi beyinlerimizi alıp götürerek başka ülkelerde kendi amaçları doğrultusunda kullanabiliyorlar. Bu anlamda beyin göçünü önleyecek gelişmişliği mutlaka başarmamız lazım. Bunların en büyük mimarı da sizler olacaksınız.”
Son olarak söz alan TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar da Türkiye’nin, özellikle eğitimde, bina, öğretmen ve öğrenci sayısı, okullaşma oranı, özellikle eğitime ayrılan fonlar, bütçe büyüklüğü vb. bakımdan çok ciddi büyüme kaydettiğini ancak eğitimin etkinliği ve çıktıların niteliği bakımından aynı büyümeyi ve gelişmeyi gösteremediğimizi vurguladı.
Millî eğitim konusunda radikal değişiklikler yapılmasının zorunlu olduğuna inanıyorum
Prof. Acar konuşmasında ayrıca Türkiye’nin öğretmen seçimi ve öğretmen-insan unsurunun yönetiminden başlamak üzere milli eğitimde radikal değişiklikler yapmasının zorunlu olduğuna inandığını dile getirdi.
Prof. Dr. Acar Türkiye’deki öğretmen atamasına da dikkat çekerek şu noktalara değindi: “Türkiye’nin yetiştirdiği çok önemli bilim insanlarından TÜBA Şeref Üyemiz Prof. Dr. Fuat Sezgin Hocamızın da söylediği gibi ‘Eğitimde, öğretimde, bilimsel gelişme konusunda başarının anahtarı öğretmendir.’ Maalesef biz işin önemli faktörüne gereğince önem vermiyoruz. Eğer Türkiye’nin geleceğini inşa edecek olan kurumlarına seçilen öğretmenlerin KPSS puanına, diplomaya ve kura sistemine dayalı olarak belirlenmesinin en baştan yapılmış bir hata olduğunu söylemek isterim. Bu yüzden öğretmenlerin seçiminden, ücretlendirilmesi, ödüllendirilmesi, performans değerlendirilmesine kadar işin gerektirdiği gibi ciddiyetle ele alınmasının önemli bir ihtiyaç olduğu açıktır. Tüm yetkililerin konuya gerekli önemi vermesi gerektiğini kendime de ilgililere de hatırlatıyorum. Popüler ve tribüne yönelik yaklaşımlardan uzak durulmadığı takdirde varılacak sonuçların Türkiye’ye maliyeti yüksek olacaktır. Diğer yandan MEB tarafından bahsi geçen konular üzerinde ciddi çalışmalar yürütüldüğünü biliyoruz. Bu elbette ki geleceğimiz için çok sevindirici, yürütülen çalışmaların olumlu sonuçlarını ilerleyen süreçte göreceğimizi düşünüyorum.”
OMÜ Eğitim Fakültesinde Uygulamalı Bilim Eğitimi Kursu kapsamında 11 Eylül’de başlayan eğitimler 15 Eylül’e kadar devam edecek.
TÜBA (Türkiye Bilimler Akademisi) Bilim Eğitimi Programı kapsamında Samsun’a gelen TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, YÖK Denetleme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Safran ile Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç Samsun Valisi Osman Kaymak’a nezaket ziyaretinde de bulundular.
FACEBOOK YORUMLAR