Türkiye bilerek veya bilmeyerek...

TÜRKİYE’NİN SURİYE GİRDABI!

Türkiye bilerek veya bilmeyerek Suriye bataklığına saplandı görünümü arz etmektedir.
Türkiye’nin başı PKK hainleriyle ağarmışken bir de Suriye meselesi çıkmazı ile karşılaşmıştır.
İki ağır meseleyle karşılaşan Türkiye, Rusya ile de ipleri koparmaya zorlandı. Yanlış bir hareketin hışmına uğradı diyelim. Rusya uçağını haklı olarak vurup düşüren Türkiye, bu vurma ile başını da her konuda ağrıttı.
Hele ekonomik yönde bütün esnafı da büyük zararlara uğrattı.
En fenası da Türk askeri uçakları hem sınırlarımızda hem de Suriye üzerinde uçamaz oldu. Bu fırsattan yararlanan PYD Türkiye‘nin hemen güneyinde devletçik kurma gayreti içerisine girdi. Amerika ve Rusya’nın desteğiyle orada alan, toprak kazanmaya çalışmaktadır.
Öyle görünüyor ki Türkiye bu konumda saf dışı edilmiş, oralara sokulmamaktadır. Orada büyük bir oyun oynandığını herkes bilmekte olup,  bu oyunu bozmamızın şart olduğunu da söylemektedir.
Önce buna hem halkımız hem de görevli makamlar inanmalı ve harekete geçmelidir.
Türkiye ve Suriye silahlı kuvvetleri PYD’nin üzerine beraber gitmelidir. Bunun için en doğru yolun Türkiye ve Suriye’nin beraber hareket etmeleri, yani barış yolunun en kötü şartlarda da olsa aralanmasıdır.
Aslında bu konuda biraz geç de kalınsa imkânsız değildir.
Aksi halde TÜRKİYE’nin bir daha saramayacağı yaralar, çıbanlar baş gösterecektir. Durumun kontrol altına alınmasının en garanti yolu barıştan geçmektedir kanaati halkta oluşmuş vaziyettedir.
Daha fazla kötü şeylerin oluşmaması için devletimizin Türkiye’yi bu olumsuzluklarda arındırması lazımdır.
Türkiye hislerinle, hırsla değil mantık ve akılla hareket etmenin yoluna girmelidir. Kısaca bu bizim en son şansımızdır diye düşünüyorum.
Son olarak yazımı bir atasözüyle bitirmek istiyorum.
”EN KÖTÜ BARIŞ SAVAŞTAN DAHA HAYIRLIDIR” diyerek hayırlısını hep beraber bekleyelim.
Kavranoğlu