Trabzon…

4000 yıllık tarihi geçmişi olan, Mısır ile yaşıt Trabzon maalesef mehteran takımı gibi iki sağa iki sola yerinde sayıyor.
Samsun; Demiryolu, hafif raylı sistem, Amisos Tepesi’ne çıkan teleferiği, DDY’ye ait liman özelleştirildikten 24 saat sonra vardiyalı çalışan deniz limanı, tamamen şehrin üzerinden geçen transit yolu, sahil şeridi üzerinde yaptırılan yat limanı, modern restoranları ile fark yaratıyor.
Tüm bunların mimarı, her partiden her dönem seçilmeyi başaran Büyükşehir Belediye Başkanı, şimdi Samsun Milletvekili olarak Bölge Koordinatörü görevini yürüten Makine Mühendisi Yusuf Ziya Yılmaz.
Zamanın Bayındırlık ve İskân Bakanı Koray Aydın tarafından İstanbul Karayolları Bölge Müdürlüğüne atanmış, 1999 genel ve yerel seçimlerde ANAP’tan Samsun Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olmuş, 2004-2009-2014 yerel seçimlerinde AK Parti adayı olarak açık ara kazanmış bir isim Yılmaz.
Samsun’a Karadeniz’in en güzel sahil bandını kazandırırken hiç durmamış ve sürekli proje üretmiş.
İnsanlar kendisine güvenmiş... “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” misali bir adam olmuş Yusuf Ziya Yılmaz.
Samsun büyüyüp gelişince tüm kurum ve kuruluşların buraya taşınmasının yolunu açmış.
Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemeleri, Bölge Hıfzıssıhha ve Bölge Kriminal Laboratuvarları, TED, Şekerbank, Denizbank Bölge Müdürlükleri, birçok sigorta kurumu bölge müdürlüklerini buraya taşımış.
Kentte yiyecek ve giyecek ucuz, daire fiyatları Trabzon’dan düşük, çünkü arazi bol.
Yaş meyve ve sebze ihracatçıları Soçi Olimpiyatları dolayısıyla Soçi Limanı yük taşımacılığına kapanınca Trabzon’dan Samsun’a taşınmış.
Dün bir ithalatçı bize “Yurt dışından gemi ile buğday getiriyorum, gemi boşaltmak için limana yaklaştırılmıyor.
Samsun’da bulunan Tarım Bakanlığından akredite edilmiş laboratuvara numune göndereceğim. Orada numune sıraya girecek, gemimiz açıkta, biz burada bekleyeceğiz” diyor.
TTSO Meclis Üyesi Ayhan Mazlum, “Yurt dışına patates ihraç edeceğiz. Aflatoksin belgesi istiyorlar, belgeyi verecek laboratuvar Erzurum’da.
Peki, Erzurum’da liman mı var? İhracat laboratuvarının orada ne işi var? Onu bakanlık yetkililerine sorun” diyor ve bakın noktayı nasıl koyuyor; “Ben o kadar bekleyemem. Oradaki komisyoncu dostumu aradım. Al 3 kilo iyi patates laboratuvara getir, aflatoksin belgesini bana gönder diyorum. O belge ile patates ihraç ediyorum.” İşte Trabzon’un en son hali bu.
Ne yazık ki... Sahipsiz Trabzon.
Şehir nefes alamıyor nefes!
Trafik sorunu insanları çıldırtıyor.
Deniz şehri Trabzon beton şehri olmuş.
İstihdam yaratacak tek bir yer açmamışsınız.
İnanıyorum ki Trabzon’da yaşayan insanlar da kahroluyor.
Birilerine “Samsun’a bakın da biraz utanın” dersem ağır mı olur?
Birileri bu şehirde yapılan yatırımları görünce heyecanlanıyormuş ya bu şehirden Karayolları ve DSİ yatırımlarını çekin veya dondurun, bir de KTÜ’yü kapatın, TS’yi Allah göstermesin bir alt lige atın, bu şehir büyükşehir değil büyük köy olur köy!
Efendim Gülcemalmiş, yok akvaryum tünelmiş, ya bırakın Allah aşkına vatandaş düşmeden evine gitmeye çalışıyor.
Merkez mahallelere yağmur yağdığında çizme ile giriliyor.
Galiba bunlar sizleri çok heyecanlandırıyor ama ben kahroluyorum!