Zulme Engel Olamıyorsan Onu tüm Dünyaya duyur!
Samsun Eğitim Bir Sen 2 Nolu Şube Başkanı Tevfik Demir Doğu Türkistan’da Müslüman Türklerin yaşadıkları zulümlerle alakalı bir açıklama yaptı
04 Şubat 2019 - 15:21
Samsun Eğitim Bir Sen 2 Nolu Şube Başkanı Tevfik Demir Doğu Türkistan’da Müslüman Türklerin yaşadıkları zulümlerle alakalı bir açıklama yaptı.
Doğu Türkistan’daki yaşanan zulüm, baskı, şiddet ve asimilasyon politikalarına karşı daha fazla sessiz kalmamanın gerektiğini ve Orada sadece Müslüman Türklerin değil insanlığın da zulüm gördüğünü vurguladı.
Demir, ”Dünyanın hiçbir ülkesinde yapılmayan zulüm, baskı ve işkenceler Çin’de insanlığın gözünün önünde gerçekleştirilirken Dünya devletlerinin, Birleşmiş Milletlerin bunu iç mesele olarak görüp seyirci kalmasına anlam veremiyoruz. Yine bunun yanında Türkiye ve diğer halkı Müslüman olan ülkelerdeki sıradan olaylarda bile insan hakları ihlallerinden bahseden Batının sessizliği adeta Çin içinde yeni işkence modelleri için teşvik olması için çok çarpıcı Batı gerçeğidir.
Bunun yanında Çin’in yaptığı zulmü görmezlikten gelmenin ötesinde orada yaşayan Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin DAEŞ-ELKAİDE gibi Amerikancı terör örgütleriyle işbirliği yaptığı iddiasıyla adeta Çin’in yaptığı baskı ve zulümleri meşrulaştırma gayretlerini de büyük bir üzüntüyle takip etmekteyiz.
Çin’de bir insanlık dramı yaşanmaktadır. Ülkemizde okuyan ve kaçmayı başarmış Uygur Türk2ü kardeşlerimizden alınan bilgiler ve o bölgeyle iletişimlerini son derece kısıtlı imkânlarla sürdüren güvenilir haber ajanslarından da alınan bilgilerde toplama kamplarına alınan kardeşlerimizin akıbeti belli değildir. Dini hayatlarını yaşayamaz hale gelmişler ve her eve bir Çinli yerleştirilmiş ve de Müslüman Türklerin doğmasını engellemek için kürtaj yapılmaya başlanmıştır. Uygur Türkleri hem nüfus olarak azalmakta hem de bölgenin zengin maden kaynakları nedeniyle bölgeden uzaklaştırılmakta, aileler parçalanmaktadır.
Peki, biz ne yapabiliriz?
Öncelikle Filistin ne kadar bizdense Doğu Türkistan da o kadar bizdendir. Yemen’de açlık çeken de Müslüman olduğu için Türk olduğu için zulüm gören de bizdendir. Maalesef Doğu Türkistan’da yaşanan bu büyük zulüm, işkence ülkemizde yaşanan çok sıradan magazin haberi kadar gündemimizi işgal etmemekte hatta çoğu vatandaşımız konunun farkına bile varmamaktadır. Kamuoyu olarak bu konuda daha duyarlı olmalıyız. Sesimizi çıkarmalı, ülke ve dünya kamuoyuna bu zulmü duyurmalıyız.
Bizim sessizliğimiz ve sahiplenmemiz nedeniyle orda her an yeni zulümlerin, işkencelerin yaşandığını unutmamalıyız. Onların tek suçu Müslüman ve Türk olmalarıdır” dedi.
Doğu Türkistan’daki yaşanan zulüm, baskı, şiddet ve asimilasyon politikalarına karşı daha fazla sessiz kalmamanın gerektiğini ve Orada sadece Müslüman Türklerin değil insanlığın da zulüm gördüğünü vurguladı.
Demir, ”Dünyanın hiçbir ülkesinde yapılmayan zulüm, baskı ve işkenceler Çin’de insanlığın gözünün önünde gerçekleştirilirken Dünya devletlerinin, Birleşmiş Milletlerin bunu iç mesele olarak görüp seyirci kalmasına anlam veremiyoruz. Yine bunun yanında Türkiye ve diğer halkı Müslüman olan ülkelerdeki sıradan olaylarda bile insan hakları ihlallerinden bahseden Batının sessizliği adeta Çin içinde yeni işkence modelleri için teşvik olması için çok çarpıcı Batı gerçeğidir.
Bunun yanında Çin’in yaptığı zulmü görmezlikten gelmenin ötesinde orada yaşayan Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin DAEŞ-ELKAİDE gibi Amerikancı terör örgütleriyle işbirliği yaptığı iddiasıyla adeta Çin’in yaptığı baskı ve zulümleri meşrulaştırma gayretlerini de büyük bir üzüntüyle takip etmekteyiz.
Çin’de bir insanlık dramı yaşanmaktadır. Ülkemizde okuyan ve kaçmayı başarmış Uygur Türk2ü kardeşlerimizden alınan bilgiler ve o bölgeyle iletişimlerini son derece kısıtlı imkânlarla sürdüren güvenilir haber ajanslarından da alınan bilgilerde toplama kamplarına alınan kardeşlerimizin akıbeti belli değildir. Dini hayatlarını yaşayamaz hale gelmişler ve her eve bir Çinli yerleştirilmiş ve de Müslüman Türklerin doğmasını engellemek için kürtaj yapılmaya başlanmıştır. Uygur Türkleri hem nüfus olarak azalmakta hem de bölgenin zengin maden kaynakları nedeniyle bölgeden uzaklaştırılmakta, aileler parçalanmaktadır.
Peki, biz ne yapabiliriz?
Öncelikle Filistin ne kadar bizdense Doğu Türkistan da o kadar bizdendir. Yemen’de açlık çeken de Müslüman olduğu için Türk olduğu için zulüm gören de bizdendir. Maalesef Doğu Türkistan’da yaşanan bu büyük zulüm, işkence ülkemizde yaşanan çok sıradan magazin haberi kadar gündemimizi işgal etmemekte hatta çoğu vatandaşımız konunun farkına bile varmamaktadır. Kamuoyu olarak bu konuda daha duyarlı olmalıyız. Sesimizi çıkarmalı, ülke ve dünya kamuoyuna bu zulmü duyurmalıyız.
Bizim sessizliğimiz ve sahiplenmemiz nedeniyle orda her an yeni zulümlerin, işkencelerin yaşandığını unutmamalıyız. Onların tek suçu Müslüman ve Türk olmalarıdır” dedi.
FACEBOOK YORUMLAR